14 Şubat 2021
Susuyorum
Herkesin anlayışı ve algısı farklıdır. Anlamadım, dediğim çok olur. Hayatta sevgiyle, saygıyla, sabırla tekrar tekrar anlatanım çok oldu. Bu çok değerli bir kazanım. Belki de bu kazanım sayesinde, "anlamadım" diyene defalarca anlatıp ve açıklamaktan ben de kaçınmadım.
İnsan olmanın bir gereğidir iletişim. İletişimin en etkili yöntemi ise hala konuşmak-dinlemek, anlamak-anlatmak üzerine kurulu. Sevgi, saygı ve sabır. Bu üçünün kıymetini bilirim, bu üçünün kıymetini bilen insanın kıymetini de.
Herkesin aynı fikirde olamayacağını bilecek yaşım ve yaşanmışlığım var. Yanılmanın doğal olduğunu bilirim, herkes yanılabilir, deneyimledim, çok yanılgım var.
Çelişki de normaldir, insan kendiyle de çelişir zaman zaman. Dün doğru bulduğu yarın tamamen yanlış gelebilir.
Özür dilemeyi bilirim ve elbet affetmeyi de. Sabırlıyımdır. Ancak artık ardı ardına kurduğu üç cümlede kendi cümlesi ile çelişenlere yetmiyor bu sabrım.
Öfke değil hissettiğim. Yerine göre öfke de çok kıymetli bir duygu. Karşılık vermeye değer bulmuyorum.
Değersizleşmek nasıl kötüyse değersizleştirmek de kötü hissettiriyor. Bu hissi sevmiyorum. Çünkü sevginin, saygının, sabrın yeri hep kıymetli kalsın istiyorum.
Susuyorum...
D.K.
14 Şubat 2021 12:28
28
Şubat 2021
Kağan Önal: "Şiir yazdığını bile bilmezdim, bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler yazardı."
Nilgün Marmara'nın "uçurum"larının özetidir bu ruhsuz cümle.
Ve o kadar çok kadın var ki pıtır pıtır yazan ama yazdıkları en yakını tarafından bile bilinmeyen...
O kadar çok kadın var ki uçurumun kıyısında. Yapayalnız...
D.K.
28 Şubat 2021 00:09
Mutluluk
neydi? 
Mutluluk
hakkında hiçbir fikri yoktu.
Bundan
sebep 
kurduğu
hayallerde de 
hiç 
mutlu
kadın 
olamadı..
D.K.
28 Şubat 2021 23:57