3 Mayıs 2023 Çarşamba

Yine uyku tutmuyor. Oysa o kadar yorgunum ki...

Türkiye'deyken de böyle olmuştu. Depremin, gördüklerimin, duyduklarımın etkisi dedim, doğal karşıladım. Döndükten sonra da uzunca bir süre devam etti. Ne zaman gözümü kapatsam deprem bölgesinden insan yüzleri, sesleri kaplıyordu zihnimi. Buraya gelmeden kısa bir süre önce başlamıştım yeniden uyumaya. Şimdi burada yaşananlar, insanların çaresizlikten kendilerine, birbirlerine zarar verişleri, dünyanın bu insanları, yaşadıklarını, burayı yok sayışları, yine aldı uykuyu benden. 

Aslında uykusuzlukla baş edebilirim, alışığım uykusuzluğa. Ancak uykusuzluğa yaşananlar eklenince ruhumun yorgunluğu artıyor. Ruhumun yorgunluğunda zihnim canlanıyor. Tezatlar çıkmazında salınıp duran bir sihirbaz oluyor uykusuzluk, elinde sihirli, sihri ağılı bir değnekle. Zihnimse silindir şapkası sihirbazın.. 

Ve naftalinleyip mazi sandığına kaldırdığım ne varsa teker teker çıkarıyor, naftalinlemediklerimi de, gelişi güzel sandığa bıraktıklarımı da, itinayla yerleştirdiklerimi de. Özlemlerimi, özlediklerimi çıkarıyor, kendilerini değil ama acılarını tanıdıklarımı çıkarıyor, tuttuğum elleri, kolumun yetmediği elleri çıkarıyor, göğsümü delen akmayan göz yaşlarımı.. Çıkan her şey, yeni bir şeyleri daha çıkarıyor.. 

Bir tek uyku, uyku çıkmıyor.. Sihri ağı olmuş sihirli değneğiyle uykusuzluk sihirbazı, bağrıma, böğrüme onca şey bırakırken, bir tek uykuyu çıkartıp gözlerime kondurmuyor..