10 Mart 2024 Pazar

Arkadaş dedi ki; Bahar adında bir dizi var. İzlerken yer yer sen geldin aklıma. Merak ettim, bahsetti biraz konusundan, YouTube'da varmış dizi, o yüzden fazla da anlatmadı, eğer izlersem hevesim kaçmasınmış.


Baktım, tepkim ekran görüntüsünde.

Dizinin şu ana kadar yayınlanan fragmanlarının toplam süresi dahi bir bölüm -olması gereken- dizi süresinden uzun.
Bölüm özetleri çarptı gözüme atlaya atlaya oradan izledim biraz. O yüzden uzun uzadıya yorum yapmak istemiyorum. Lakin, muhtemelen beni arkadaşımın aklına düşüren gerekçeyi yani diğer asistanlardan daha ileri bir yaşta asistanlığın ne demek olduğunu biliyorum, hayatta bazı şeylere geç başlamanın zorluğunu da. Nitekim yaşa ilişkin, hor gören bazı konuşmalara da denk geldim özetlerde: "on beş yıl sınıfta mı kaldın?", "biraz erken karar vermişsin asistanlığa başlamaya, bekleseydin bi beş on yıl daha" "asistan mı?", "evet, senden yirmi yaş büyük ama asistan" ya da "yaşından dolayı iltimas beklemezsin değil mi, yani kimseye bizden yirmi yıl daha fazla yaşadı diye saygı göstermek zorunda değiliz" gibi. Aslında, iltimas konusunda ben de aynı fikirdeyim, kimse yaşından dolayı farklı davranılmayı hak etmiyor, küçük olsun, büyük olsun. Lakin, her birey, yaşı kaç olursa olsun saygıyı hak ediyor. Üstelik erkek egemen bir dünyada kadın kadını duysa, dinlese, anlamasa da mücadelesine saygı gösterse.. Ama ve dahi amaaan neyse.. Dediğim gibi diziyi izlemeden, kırpıntılardan alıntıyla ahkam kesemem.

Son sözüm, tamamını izlemediğim, gördüğüm kadarıyla asıl konusu gaslighting olduğu için ilgimi çekse de muhtemelen zaman ayırıp tamamını izlemeyeceğim bir dizi üzerinden kadınlara, hekimlere, kadın hekimlere ya da bazı şeylere geç başlayanlara değil, olamaz. Son sözüm, pek sevdiğim Füsun Demirel'in de yer aldığı oyuncu ekibine; dilerim bu çalışma şartlarında emeklerinin karşılıklarını alıyorlardır.
Eskiden olsa; çalışma sürelerini protesto edin, bu şartlarda çalışmayı kabul etmeyin, emeğinizi savunun, derdim. Oysa hala böyle düşünsem de bunu diyemiyorum. Çünkü Türkiye'de oyunculuk öyle bir hal aldı ki; birinin kabul etmediğini diğeri camda görünmek için illaki kabul ediyor. Neyse.. Öyle işte..