"Örgütlenmiş kötülük" ne çok kişi dolamış diline. Deprem olur, yardım ulaşmaz "örgütlenmiş kötülük", ormanlar yakılır, ağaçlar kesilir "örgütlenmiş kötülük", tecavüzcü, tacizci serbest bırakılır hatta tutuklanmaz "örgütlenmiş kötülük", kadınlar, çocuklar öldürülür, kayıp edilir(!) "örgütlenmiş kötülük", topluca hayvanlar katledilir "örgütlenmiş kötülük", seçilenler yönetimde yer alamaz, atanmışlar koltuklara kurulur "örgütlenmiş kötülük", sağlık çalışanları dövülür, öldürülür "örgütlenmiş kötülük", öğretmenler üç kuruşa çalıştırılır, herhangi bir konuda sesi yükselse hedef gösterilir "örgütlenmiş kötülük", hukuk işlemez, kalkar birileri "guguk" diye dalga geçerken avukatlar işsizlikten intihar eder "örgütlenmiş kötülük", eczacılar, veteriner hekimler ilaç fiyatlarındaki kur farkından kaynaklı büyük zarara uğrar, kepenk kapatır "örgütlenmiş kötülük", tarihi geçmiş, içeriği değiştirilmiş hayati değeri yüksek ilaçlar piyasaya sürülür "örgütlenmiş kötülük", halkın haber alma özgürlüğü elinden alınır, haber takip eden, haber yapan gazeteci tutuklanır "örgütlenmiş  kötülük", özgür olması gerekenler haksız yere tutsak edilir "örgütlenmiş kötülük", insanların yatak odalarına, cinsel hayatlarına göz ve dil uzatılır, kimin kimi sevebileceğine siyasiler karar vermek ister "örgütlenmiş kötülük", hükumetle hem fikir olmayanların konserleri iptal edilir,  filmleri gösterime girmez, tiyatrolar perdelerini açamaz "örgütlenmiş kötülük", zaten insanların sanata, kitaba ayıracak parası yok, bu da "örgütlenmiş kötülük"...
Demezler mi "kötülüğün örgütlenmeyi başardığı yerde sen örgütlenemiyorsan; bu 'örgütlenmiş iyilik' değil, olsa olsa örgütlenmiş 'örgütlenmiş kötülük' deyiciliğidir" diye?
Demezler. Kim diyecek?
Yangın kendi hanesine ulaşmadan yangından korksa da söndürmek için çabalamayan mı? Yılandan korksa da kendisine dokunmuyorsa bin yaşasın diyen mi? Selden korksa da suların ne kadar yükseleceğini kestirmeden tufan ardımda diyen mi?
Hem kolay mı iyiliği, kötülük kadar kolay örgütlemek. İyilik özveri ister, kötülük çıkar. Oysa menfaat için fedakarlık yapmamak da örgütlenmiş kötülük zincirinin halkası olmaz mı?
Memlekette fedakarlık yapmamanın ya da doğrusu menfaatin bir adı "korku" oldu aslında.
Gerçi; "örgütlenmiş kötülük" deyiciler, "amaç korku iklimi oluşturmak" da diyorlar. Hah güleyim, diyorum, nice zamandır korku ikliminde yaşadığını hala fark etmemiş olanlara. 
Çünkü korku artık her yerde.
Herkesin kaybetmekten korktuğu bir şey var. Kimi canının, kimi özgürlüğünün, kimi işinin, kimi malının ya da konforunun derdinde. 
Oysa yangına su taşımayanın evine de ateş sıçrar, yılan dokunmadığını da bir gün sokar, tufan arkada kalmaz asla, sular zamanla her yeri kaplar.
Ben mi? 
Ben de burada, uzaktan davulun sesinin hoş olduğu, tuzu kuru köyünde oturduğum yerden "örgütlenmiş kötülük" deyicilerinin gerçekte bir araya gelip örgütlenmiş kötülüğün karşısında örgütlememelerini eleştiriyorum..
Ne farkım var!..
Yazıklar olsun bana!..