31 Temmuz 2023 Pazartesi
Ama bak, yüreğim sıkışarak uyandım uykudan, göğsüm yanıyor, nefes alamıyorum..
Bir yıl önce bugün ellerini tutup dudaklarıma götürdüğümde sıcaklardı hala..
Ruhum üşüyor!!!
30 Temmuz 2023 Pazar
Her insanın herhangi bir duyguyu yaşayışı farklıdır.
Faraza -duyguların en güzeli olduğu için- sevgi;
İnsan sanır ki ben nasıl seviyorsam öyle seviliyorum.
Çünkü "sevmek" denince insan sadece kendi sevme şeklini bilir.
Ve kendisine dendi mi "seni seviyorum" kendindeki sevgiye eş beller.
İşte bu bellem, sadece sevgi için değil, tüm duygularda; insanın en büyük yanılgısıdır..
29 Temmuz 2023 Cumartesi
25 Temmuz 2023 Salı
23 Temmuz 2023 Pazar
Ülke freni patlamış şekilde son sürat uçuruma ilerlerken; muhalefet, gidişata müdahale edeceğine kendi iç hesaplaşmalarını gündeme taşıyor.
Bir ülkenin başına gelebilecek en kötü şey mevcut iktidarın kötü olması değil onu yerinden edecek muhalefetin olmamasıdır.
Kemal Kılıçdaroğlu "Sonuna kadar CHP koltuğunda oturmayacağım. Eğer geçmişinde para pul ilişkileri, lekesi olmayan biri çıkarsa ben de bu görevi bırakacağım." demiş.
Bu açıklama şu mu demek oluyor; CHP içinde geçmişi temiz kimse yoktur?
Kemal Kılıçdaroğlu "10 cephede yara almış bir komutan savaşa devam eder mi? Evet, eder. Etmelidir." demiş.
10 cephede yara almış bir komutan, eğer askerleri ve halk kendisine hala güveniyorsa elbette savaşa devam etmelidir. Aksi takdirde yani güven ilişkisi zedelenmişse komutayı devretmelidir.
Kemal Kılıçdaroğlu "Seçimi kaybettim, bir hafta eşimin yüzüne bakamadım. Kolay mıydı?" demiş.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşine duyduğu sevgi ve saygıyı takdir etmekle beraber; kaybedilen seçim ülkenin geleceğini belirleyecek bir seçimdi, tüm halkları ilgilendiren bir seçim, sadece taraftarını etkileyecek bir spor müsabakası değil.
Kemal Kılıçdaroğlu "Partimin solculuğunu da milliyetçiliğini de vatanseverliğini de tartışmam. Atatürk’ün siyaset masasında aşırı milliyetçiler de vardı aşırı solcular da vardı; muhafazakâr kanaat önderleri de vardı liberal azınlıklar da. Zaten bu masayı kurduğu için, bu masadan bir vatan çıkardığı için Atatürk oldu." demiş.
Hmmm kendini Mustafa Kemal Atatürk ile bir tutan bir tevazu. Peki.
Kemal Kılıçdaroğlu "2024 yerel seçimlerinde 2019 seçimlerinden çok daha iyi bir sonuç alacağız. Kimsenin şüphesi olmasın." demiş.
Şüphe, belirsizlikten oluşan sezgiye dayalı olumsuz düşüncedir, diye açıklamakla yetiniyorum.
Kemal Kılıçdaroğlu "Bizim parti içinde konuştuğumuz şeylerin bir kısmı tabi ki aramızda kalmalıdır. Ama köşe yazarları üzerinden parti içi meseleler tartıştırılıyor. Ben kimin nereden ne kadar maaş aldığını iyi biliyorum." demiş.
Son yirmi yılda gazetecilik Türkiye'deki en zor mesleklerden biri haline gelmiş durumda. Bir siyasetçi "kimin nereden ne kadar maaş aldığını biliyorum" dediğinde bu zor mesleği icra etmeye çalışan insanları toplu halde suçlamış olur. Kim ne biliyorsa, isimle, rakamla konuşmalı.
21 Temmuz 2023 Cuma
20 Temmuz 2023 Perşembe
Erkek sesi "nihayet, şımarık hırstan arınmış, zırıldama ve şov dolu olmayan futbol izleyeceğim için mutluyum. Çünkü kadınlar sadece futbol oynuyor, bunu da hakkıyla yapıyor."
Kadın sesi "kişi 'futbol sevmiyorum' diyebilir, bu doğaldır, herkes her spor türünü sevmek zorunda değil. Ama biri kalkıp 'kadın futbolunu sevmiyorum' diyorsa bu cinsiyetçi bir açıklama değil de nedir?"
19 Temmuz 2023 Çarşamba
Ruh halim; "üç gün oldu bile" ile "henüz üçüncü gün" arasında gidip geliyor.
Sabah yağmur yağdı, bahçedeki ıvır zıvır kulübesinin yanına sığındım. Yağışlı havalarda uzun oturmalarım için bir çözüm bulmalıyım. Belki de kulübenin içini oturulacak şekilde düzenlemeliyim. Belki de; tamam bu kadar yeter, saha görevi bu, nereden olsa gidilir, deyip geri dönmeliyim. Hem Küçük Hanım'ı özledim, çok özledim.. Tüm özlediklerime ek olarak..
18 Temmuz 2023 Salı
Gece uyuyamayınca sabah erkenden biraz da keşif amaçlı yürüyüşe çıktım. Hedefsiz yürüdüğüm tüm zamanlarda olduğu gibi saatlerce yürüdüm. Sahil evden yirmi beş, otuz dakika uzaklıkta, ana caddeye mesafe de o kadar. Ev, sahil ile ana cadde arası sayılır. Üç sokak ötede küçük bir market var. Burada sokak isimleri hep kuş türleri. Fink, Drosseln, Amsel, Star, Sanderling, Rotschenkel, Kiebitz, Schwalben…. Merak ettim, girdim markete, küçük olsa da acil tüm ihtiyacı karşılamak mümkün. Laeti'nin koleksiyonu için birkaç kartpostal aldım, birkaç gün arayla gönderirim. Marketin biraz ilerisinde de fırın var. Fırında sabah altıdan on bire kadar küçük ekmek çeşitleri ve tatlı, tuzlu çörekler satılıyormuş. On birde kapanıp on altıda tekrar açılıyormuş o zaman da birkaç çeşit ekmek oluyormuş. Fırının orada, sahil yolunda ve ana caddede otobüs durağı var. Merkeze giden otobüsler kırk beş dakikada bir. Oradan kliniğe ise on geçelerde ve yirmi kalalarda.
Öğlen Norden'a gittim, hem otobüsler hakkında biraz daha bilgi almak için hem de gezip, görüp, tanımak için. Norden merkezde bir çay müzesi varmış. Müze görüp de girmemek olmazdı. Küçük ama sevimli bir müze. Yıllar evvel bit pazarında görüp hayran kaldığım ve aldığım çaydanlık ve fincan takımını müzede görünce sevindim. Fincan üstündeki desenin tarihçesini de öğrenmiş oldum. Ve elbette çay da aldım kendime oradan. Demleniyor şimdi.
Şimdilik merakta bırakmamak için yazdım bunları, alıştım ya da alışamadım, demek için çok erken.
Çay vakti.. Burada her vakit çay vaktiymiş, onu da öğrendim..
13 Temmuz 2023 Perşembe
11 Temmuz 2023 Salı
• 1960’lı yılların başlarında, 1919 yılındaki 3. İngiliz Afgan Savaşından beri süre gelen Afganistan ve Pakistan arasında sınır sorunları çatışmaya döndü ve iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler sonlandı. Pakistan, Afganistan’a Hayber geçidi üzerinden tüm giriş ve çıkışları kapattı. Bu durum, Afganistan’da büyük ekonomik krizin başlamasına neden oldu.
• Kral Muhammed Zahir Şah, ülke yönetiminde gerek siyasal anlamda gerek ekonomik anlamda istikrar kaydedemediğinden, 1973 yılının Temmuz ayında Zahir Şah’ın kuzeni Muhammed Davud Han yönetime el koyup Monarşiyi kaldırdı ve Afganistan Cumhuriyeti kurdu.
• Monarşi döneminde Başbakanlık da yapmış olan Davud Han, Devlet Başkanı olduktan sonraki ilk yılında ABD ve SSCB ile olan ilişkilerini azalttı, 1975 yılında ise SSCB ile olan ilişkilerini tamamen sonlandırdı. Pakistan ile yeniden diplomatik bağlar kurdu.
• 1977 yılında hazırladığı yeni Anayasa, ülkedeki komünistler ve sosyalistler tarafından tanınmadı. SSCB tarafından desteklenen Afganistan Demokratik Halk Partisi, ordudaki gücünü kullanarak yönetime el koydu ve Davud Han’ı tüm ailesiyle birlikte öldürdü. Devlet başkanlığına Nur Muhammad Taraki geldi ve ülkenin adı Afganistan Demokratik Cumhuriyeti olarak değiştirildi.
• Taraki göreve geldikten kısa bir süre sonra SSCB’dekine benzer bir yönetim sistemi kurmaya çalıştı. İlk olarak kadın haklarını düzenledi, bu düzenlemeye göre kadın ve erkek hukuken her alanda eşit hakka sahip oldu.
• Taraki, 1978 yılında SSCB ile dostluk antlaşması imzaladı ancak bu anlaşmayla SSCB’nin Afganistan’ı işgal edebileceğini bunun da din açısından büyük bir tehdit olduğunu ileri süren başbakan Hafisullah Amin ordu içinde kutuplaşmaya neden oldu.• 1979 darbesinde Taraki öldürüldü. Taraki’nin öldürülmesinin ardından Amin, devlet başkanı oldu. Taraki’nin öldürülmesinden önce, Taraki’nin SSCB ile yaptığı anlaşmayı tehdit olarak gösteren Amin, göreve geldikten sonra SSCB’ye bağlılığını bildirdi ancak bir yandan da Pakistan ve ABD ile ilişkilerini kuvvetlendirdi.• 1979’un Aralık ayında Sovyet birlikleri Afganistan’a girdiği gün Amin öldürüldü ve yerine Amin’in sürgüne gönderdiği Babrak Karmal getirildi.• Karmal, 1986’da ABD ve Pakistan tarafından desteklenen Mücahitlere karşı başarılı olamayınca SSCB tarafından görevden alındı ve yerine önce geçici bir süre Hacı Muhammed Çamkani ve ardından Afganistan Gizli Servisinin (KHAD) başkanı Ahmedzai Muhammad Nedcibullah Devrim Konseyi Başkanı olarak getirildi.
• 1987’de çok partili siyasal sistemi destekleyen ve Afganistan’ı hukuk devleti olarak tanımlayan anayasa değişikliği yapıldı ve yeni anayasa ile ülkenin adı Afganistan Cumhuriyeti olarak değiştirildi.• 1989’un Şubat ayında Sovyetler Birliği, Afganistan’dan Necibullah’a destek sözü vererek çekildi. Ancak Necibullah, Sovyetler Birliği, Afganistan’dan çekildikten hemen sonra Mücahitler karşısında büyük ölçüde ülkenin kontrolünü kaybetti.• 1991 yılında SSCB’nin dağılmasının ardından destek tamamen kesilince Afganistan ordusu Mücahitler karşısında tüm gücünü kaybetti ve Nisan 1992’de Kabil’e giren Mücahitler Necibullah’ın görevine son verdi.• 1994 yılında güneydoğu Afganistan’da Muhammad Umar (Molla Ömer) önderliğinde Taliban kuruldu.• 1996 yılının Eylül ayında Taliban Kabil’i ele geçirince ülkenin adını Afganistan İslam Emirliği olarak değiştirdi.• Taliban yönetimi ele geçirdikten sonra doğu ve güneydoğu Afganistan birçok İslami kökten dinci örgütün silahlı mücadele için eğitim kamplarını kurdukları yer haline geldi. Sovyetler Birliği’nin Afganistan’da bulunduğu dönemde Mücahitleri desteklemek için Afganistan’da kamp kuran örgütlerden biri de Usama bin Laden’in kurucusu olduğu El Kaide idi. Mücahitleri destekleyenler arasında ABD’nin de bulunmasından rahatsız olan Bin Ladin, 1998 yılında Amerikalı ya da ABD’yi destekleyen herkesin, sivil ya da asker diye ayırmaksızın öldürülmesinin her Müslümanın görevi olduğuna dair bir fetva vererek cihat çağrısında bulundu.• Bin Ladin, aynı yıl Darüsselam ve Nairobi’deki ABD büyükelçiliklerine yapılan saldırıları El Kaide adına üstlendi. ABD bu açıklamanın üzerine El Kaide örgütünün doğu Afganistan’daki eğitim kampına hava saldırısı düzenleyince Usama bin Ladin kampı yeniden faaliyete geçirmek için Afganistan’a yerleşti.
• 11 Eylül Saldırılarının ardından 7 Ekim 2001’de ABD, Operation Enduring Freedom (Kalıcı Özgürlük Operasyonu) adı altında Afganistan’da El Kaide ve Taliban’ı hedef alan hava saldırılarına başladı. Aynı yıl Aralık ayında düzenlenen ve tarihe Bonn Anlaşması olarak geçen Afganistan Konferansı’nda Hamid Karzai, Afgan Geçici Yönetimi Başkanı olarak atandı.• Kanzai, 2004 yılında yapılan seçimde Cumhurbaşkanı seçildi ve Afganistan İslam Cumhuriyeti’nin ilk seçilmiş cumhurbaşkanı oldu.• Almanya 2006 yılında, NATO’nun 2001’de kurduğu International Security Assistance Force (ISAF – Uluslararası Güvenlik Destek Gücü) kapsamında askeri birliklerini kuzey Afganistan’da kurarak o bölgenin sorumlusu oldu.• 2009 yılında ABD, Afganistan’daki askeri güçlerini büyüttü. Yine aynı yıl Eylül ayında Alman birliklerinden gelen çağrı üzerine ABD Kunduz yakınlarına hava saldırısı düzenledi. Ancak saldırıda ölenlerin büyük kısmını siviller oluşturuyordu. Almanya Savunma Bakanı Franz-Josef Jung başta sivil halkın zarar görmediğini iddia etti ancak NATO raporu Jung’u yalanlayacak şekilde olduğundan Jung istifa etti ve Kunduz hava saldırısı talimatı ile ilgili Federal Meclis’te soruşturma komisyonu kuruldu.• Kunduz’da yaşananlar halkta isyana yol açtı ve hem NATO’nun hem de ABD’nin ülkeden çıkması için İslami kökten dinci örgütlere yoğun katılım başladı.• Usama bin Ladin, Mayıs 2011’de Amerikan özel birlikleri tarafından Pakistan’ın Abbottabad şehrindeki evinde öldürüldü, İslami kökten dinci örgütler, Usama bin Ladin’in öldürülmesini İslam’a saldırı olarak adlandırınca örgütlere katılım arttı.• 2012 yılında Cumhurbaşkanı Karzai, ABD birliklerine çekilme talimatı verdi.• 2014 yılındaki seçimlerde, şaibe iddiaları eşliğinde Eşref Gani yeni cumhurbaşkanı seçildi. Gani’nin seçilmesinin ardından on üç yıl süreyle Afganistan’da bulunan ISAF dağıtıldı. NATO güçleri, ABD liderliğinde Afgan birliklerini eğitmek üzere ülkede kaldı ancak hem birliklerini küçülttüler hem de hükumete desteği azalttılar.
• 2018’de Taliban, Afganistan’da iyice güçlenmeye başlayıp birkaç vilayeti kontrol altına alınca NATO ülkeleri askeri birliklerini geçici olarak yeniden büyüttü.• 2020 yılında Katar’da, ABD ve Taliban, Amerikan askeri birliklerinin çekilmesi için pazarlık yaptı.• 2021 yılının Mayıs ayında ABD ve NATO geri çekilirken Taliban, birçok vilayette yönetimi ele almış durumdaydı ve 15 Ağustos’ta Kabil’e de girince Afganistan’da yönetimi tamamen ele geçirdi.• Taliban yönetimi ele geçirince, Afganistan’ı yeniden Afganistan İslam Emirliği olarak adlandırdı ve Hibetullah Ahundzade Emir ünvanı aldı.• Şu ana kadar Afganistan’ı, Afganistan İslam Emirliği olarak tanıyan ülkeler Pakistan, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri.
Şimdilik okuduklarım bunlar, dediğim gibi tematik okumayı oldum olası sevdim. O yüzden bu kitapları müteakip okuyacaklarım da hazır. Elbette okumaya tatil sürecindeki kadar çok vakit ayırmam mümkün değil, hele büyük değişikliklerin arifesinde... Yine de okudukça ekleme yaparım muhtemelen.








